Psikolojik Savaş
Taktikleri...
Yiğidi
öldür hakkını yeme...
Sn.
başbakan psikolojik savaşı son derece başarılı bir şekilde sürdürüyor...
Yolsuzluk
operasyonunun, cemaatin güdümünde olan savcılarca hükümetine karşı bir darbe
girişimi olduğu taktiğini baştan beri ısrarla uyguluyor...
Bu
kapsamda, cemaate ve savcılara yüklendikçe yükleniyor...
*
Bugün
yaptığı açıklama bu taktiğin en son örneği...
Sn.
başbakan, on yedi Aralık olarak adlandırılan yolsuzluk operasyonunu yürüten
savcıları “paralel yapı” ile birlikte hareket etmekle eleştirerek, “Benim oğlum
da dahil bakanlarımın çocukları savcılara tazminat davası açacaklar” diyor...
Çocuklarının
yönetiminde yer aldığı TÜRGEV’in de savcılara dava açacağını söylüyor...
*
Açacaklarsa
açarlar, bunu neden başbakan kamuoyuna açıklıyor?
Tamamen
taktik...
Hedef,
öncelikle halen devam etmekte olan kovuşturmayı etkilemek...
Sonrasında
da “bak haklı olmasak, mağdur olmasak savcılara dava açar mıyız” görüntüsü
vererek, seçim öncesinde çizilen karizmayı kurtarmak...
*
Açık
söylemek gerekirse, Sn. başbakan bu
açıklamayla, yürütmenin gücünü bir kez daha yargı üzerinde baskı aracı olarak
kullanmış oluyor...
Onca
sürgünden ve tenzili rütbeden ve de en son bu açıklamadan sonra hükümet
üyelerinin de bulaştığı yolsuzluklara operasyon yapacak savcılar çıkabilir mi?
Zor!
Zaten
istenen de budur!
*
Yolsuzluk
kovuşturması, savcılar değiştirilse de devam ederken tazminat davası açmanın
başka hiç bir anlamı yoktur...
Zira
bu tür tazminat davaları, tazminata konu olan ceza kovuşturması veya davası
sona ermeden karara bağlanmaz...
Hal
böyleyken, yani halen kovuşturma devam ederken ve de ortada yolsuzluk
yapıldığını gösteren ciddi bir çok done mevcutken tazminat davası açmak neyin
nesidir?
*
Sn.
başbakan’ın oğlunun da ilgilisi olduğu soruşturma, şaibeler birbirini
kovalarken yapılamaz hale getirilmiştir...
Bakan
çocuklarının kovuşturmasıysa sürmektedir...
Bunlar
aklanmışlar mıdır da tazminat davası açacaklardır?
*
Başbakan’ın
sözünü ettiği tazminat davası, olsa olsa taktiktir...
Psikolojik
savaşın en son hamlesidir...
Hukuk’un
yerinde yeller eserken kim bilir daha ne hamleler görülecektir...
Mustafa Tuğrul
Turhan
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder