Lastik Ayakkabı...
Hani
bazen söyleyecek söz bulunamayan haller vardır...
Bir
şey söylesem, ama ne söylesem; bu durumu hangi sözcüklerle anlatsam denen
haller...
Ermenek’teki
maden faciasında yaşamını yitiren madenciler için dün yapılan cenaze törenine
damgasını vuran, ölen madencilerden Tezcan Gökçe’nin babası Recep Gökçe’nin
ayağındaki yırtık lastik ayakkabılara ait fotoğrafların sosyal medyayı
sallaması üzerine bugün, Valilik
tarafından iki çift yeni lastik ayakkabı gönderilmesi tam da böyle bir hal...
*
Cumhurbaşkanına
sarayların inşa edildiği, süper uçakların alındığı, devlette her türlü
savurganlığın yapıldığı bu ülkede, baba Recep Gökçe o lastik ayakkabıları
yokluktan değil de keyfinden giyiyormuş ve de illa ki lastik giymeliymiş, başka ayakkabı giyemezmiş gibi koskoca
valilik, pazarlarda 7,5 veya 10 liraya satılan iki lastik ayakkabı
gönderiyor...
Bunu
yaparken utanmıyor, sıkılmıyor...
*
Bu
iki çift lastik ayakkabı, ülkeyi yönetenlerin kafa yapısını, yoksulluk
meselesine nasıl baktığını bütün çıplaklığıyla ortaya koyuyor...
*
O
kafa, lastik ayakkabı göndermeye utanmadığı gibi, oniki yıldır ülkeyi her şeyin
güllük gülistanlık olduğunu iddia ederek yönettiği halde, bu ülkenin insanının
hala neden lastik ayakkabıya muhtaç olduğu konusunda samimi olarak hiç
düşünmüyor...
*
Birilerinin
halis deriden pahalı kösele ayakkabılar giymesini, başka birilerinin de o
pahalı ayakkabıların boya parası kadar ederi olan “soğukkuyu” lastik
ayakkabılar giymesini yaşamın “fıtratı” olarak görüyor...
*
Onlar
için yoksul halk, seçimler öncesinde kömür, erzak, bazen de beyaz eşya
dağıtılarak kafalanan, sonrasındaysa kaderiyle baş başa bırakılan kalabalıklar
olmaktan başka bir anlam ifade etmiyor...
O
kafa, yoksulluğu yok edeceğiz deyip sadaka kültürünü yerleştiriyor; iktidarını
bu kültür sayesinde sürdürüyor...
*
Bugünün
cumhurbaşkanı, dünün başbakanının talimatıyla, kapı kapı dolaşıp, seçim
yatırımı yardımları bizzat dağıtmayı zul saymayan vali, bugün de lastik
ayakkabı göndermeyi marifet sayıyor...
İşte
“bu kafanın” valisinin ufku da bu kadar oluyor...
Mustafa Tuğrul
Turhan
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder