22 Kasım 2014 Cumartesi

Yırtık Ayakkabı Kader Değildir...

Ermenek maden faciasında yaşamını yitiren madenci kardeşimizin babasının yırtık lastik ayakkabısı hepimizin yüreğini dağladı...
*
Buna üzülmekle kalmadık; kızdık, söylendik, yazdık, fotoğrafını paylaştık...
Her felaketten sonra yaptığımız gibi yine bireysel yardım ulaştırmak için yarıştık...
*
Ve sonunda Ermenek kaymakamı, “herkes Recep amca için arıyor, ama burada 18 ailemiz var onlarda mağdur “dedi...
Farkında olmadan bir gerçeğe ayna tuttu...
*
Ağacı görüp ormanı görmemektir bizim gerçeğimiz...
Aysbergin tepesini görüp altını düşünmemek...
Recep amcanın yırtık ayakkabısı bir vesile ile gündeme oturana kadar en yakınımızdaki yırtık ayakkabıları fark etmemektir...
*
Birileri köşeleri defalarca dönüp yüzlerce ayakkabı alırken, birilerinin her geçen gün daha da yoksullaşıp yalınayak gezdiğini görmemektir...
*
Oysa her yanda memleketimin bu halini yansıtan insan manzaraları çokça vardır...
*
Mesela, mutlaka yolumuz düşmüştür anlı şanlı markalarla dolu onlarca AVM’nin bulunduğu büyük kentlerimizdeki devlet hastanelerinin herhangi birine...
O hastaneler ki, siyasi iktidarın yanlış, yanlı ekonomik ve sosyal politikaları sayesinde toplumun ikiye bölündüğünün resmidir...
*
Yüzde ikiyüz fark ödeyerek lüks özel hastanelere gidebilen insanlar ile devlet hastanelerine mecbur olan insanların profili çok başkadır...
*
Devlet hastanelerinde poliklinik sırası bekleyen kadınlarımızın birçoğunun ayağında, soğuk kış günlerinde sadece kendi ördüğü yün çorap ve terlik vardır...
Üstlerinde ayak bileklerine kadar tek tip bir pardesü...
Başlarında türban ya da başörtüsü...
İnançtan değildir sadece, yokluktandır o örtü...
Zira yiyeceği ekmeğin parasını bulamayan o kadınlarımız, genç kızlarımız bırakın ayda yılda bir kuaföre gitmeyi, marketten saç boyası bile alamaz...
Erkeklerimizin üstü başı da kadınlarımızınkinden farkı değildir...
*
Kısacası yoksulluk fışkırır dört bir yandan...
*
Ama bizim, yırtık ve hatta olmayan ayakkabıları görmemiz için, Recep amcaların fotoğraflarını birilerinin gözümüze sokması gerekir nedense?
*
Yoksulluğun asla ve asla kader olmadığını, bireysel yardımlarla değil, köşe dönmeci zihniyetlerin iktidarına son verilmesi ve ekonomik sistemin emekten yana değişmesiyle yok edilebileceğini görmemiz içinse, bin fırın ekmek yememiz...

Mustafa Tuğrul Turhan




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder