12 Nisan 2015 Pazar

Korkmaması Gerekenler Kimlerdir?..

CHP seçim kampanyasına İstanbul Kartal mitingiyle başladı...
*
Kılıçdaroğlu meydanda bir laf etti; kimileri hemen benimsedi...
*
Sosyal medyada dönüp duruyor...
*
Şöyle diyor Kılıçdaroğlu, “Açık yüreklilikle söylüyorum korkmayın, yılmayın, sinmeyin.” 
*
Ne demek bu şimdi?
*
Kampanyayı yapanlar ne düşündü de bu lafı buldu acaba?...
*
Hani bunu, Güney Doğu da yaptığı bir mitingde söylese belki anlaşılır; PKK’nın baskı ve tehditlerinden korkmadan oy vermelerini sağlamak istiyor diye düşünülür...
*
İstanbul’un göbeğinde, o lafı söylemeden önce size söylüyorum diye tek tek saydığı, öğrenci, öğretmen, işçi, işveren, memur, çiftçi, esnaf emekli, ev kadını, çöpte kağıt toplayan vatandaş, işsiz yoksul vatandaş, merdiven altı çalışan sigortasız vatandaş, iş dünyası, finans, sağlık, spor ve medya dünyası, hukuk alemi, hakim, savcı, avukat, belediyeler, sivil toplum örgütleri, devletin kurumlarında çalışan vatandaşlar, bütün yurttaşlar neden korkacak, neden sinecek?
*
Hepsi, şimdiye kadar sandığa gidip özgür iradesiyle oy kullanmadı mı, CHP’nin kandığı yerlerde korkmadı da kaybettiği yerlerde mi korktu; bunu söylemek mümkün mü?
*
Seçim kaybetmenin gerçek nedenlerini görmeden bu lafı etmek, şimdiye kadar kaybedilen seçimlerin faturasını da vatandaşa yüklemek değilse nedir...
*
Korkma ben varım demek, vatandaş için “şimdiye kadar korkarak oy kullandın”, kendin için de “şimdiye kadar ben yoktum” demek değil midir?
*
Vatandaşı karanlık günlerden çıkartmak adına umut olarak ortaya çıkmak, seçim meydanlarında korkmayın, sinmeyin, yılmayın demekle olmaz...
*
Tekel işçisi, Yatağan işçisi sokağa atıldığında, Şişe Cam işçisinin, Metal işçisinin grevleri ertelenip hakkı yendiğinde, o tek tek saydığın vatandaşlar, Gezi Parkı protestolarında, Validebağ'da, hak aradığı bütün alanlarda gazlandığında, coplandığında, itildiğinde, kakıldığında  29 Ekim’de 19 Mayıs’ta polis barikatlarını yıktığında büyük cesaret örneği verirken, korkmadan onların yanlarında durmakla olur...
*
Bu cesaret destanları yazılırken vatandaşın yanında olanları, milletvekili listelerinden tasfiye etmekle değil, onları liste başı yapmakla olur...
*
Kısacası vatandaş gereken cesareti en zor koşullarda göstermiştir; seçim sandığında da haydi haydi gösterecektir...
*
Korkmaması gerekenler, cumhuriyet sevdalısı halka güvenmek yerine, Ekmeleddin’lere, Kemal Dervişlere sarılanlardır...
*
Cesaret konusunda vatandaşın çok çok gerisinde kalanlardır...

Mustafa Tuğrul Turhan







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder