28 Kasım 2013 Perşembe


Başbakan Eşleri...

Çok eskilere gitmeyelim...
O zamanlar, radyo var ama televizyon yok memlekette...
Şimdi olduğu gibi o gün ne yaşanmışsa akşama izleme şansı yok...
1968 de başladı TRT deneme yayını...
1970 den sonrasına bakalım o halde...
Hem yaşı yetenler bile bundan sonrasını anca hatırlar...
Ülkede kimler başbakanlık yaptı eşleri kimlerdi?..
Çoğumuz Süleyman Demirel ve Bülent Ecevit’ i bilir...
Seçilerek geldiler bu ikisi...
Bir de seçilmeden askeri darbelerin ardından o makama oturtulanlar var...
Nihat Erim, Ferit Melen, Naim Talu, Sadi Irmak, Bülend Ulusu...
On iki Eylül darbesinden sonra yapılan ilk seçimleri kazanan Turgut Özal...
O cumhurbaşkanı olunca Yıldırım Akbulut...
Sonra gençler Mesut Yılmaz, Tansu Çiller...
Kısa süre de olsa Necmettin Erbakan...
Sonrası malum, Abdullah Gül ve Recep Tayyip Erdoğan...
Zorlayın hafızanızı bakalım, Süleyman Demirel’in eşi Nazmiye hanımı, resmi bir toplantıda konuşma yaparken, her yerde eşinin yanında görünürken hatırlayanınız var mı?
Peki, eşi kadar politikanın içinde olan Ecevit’in eşi Rahşan hanımı?..
Askeri darbelerden sonra gelen başbakanların eşlerini?...
Mesut Yılmaz’ın eşi Berna hanımı, Tansu Çiller’in eşi, Özer Çiller’i?..
Abdullah Gül ve R. Tayyip Erdoğan’ın hocası, Necmettin Erbakan’ın eşi Nermin hanımı?...
Ben hatırlamıyorum...
Bırakın resmi bir toplantıda konuşmayı, yurt dışı seyahatlerde bile göremezsiniz çoğunu eşlerinin yanında...
Şimdikiler öyle mi?
Dünyanın neresine olursa olsun hep beraberler...
Çoluk çocuk...
Diyarbakır’da Barzani’yi ağırlarken bile oradalar, iki göz iki çeşme...
Şimdi ateş püskürdükleri Suriye devlet başkanı başta, daha birçok yabancı ülke lideriyle aile fotoğrafları var...
Nerede bir açılış var oradalar...
Başbakan nerede, onlar oradalar...
Rahmetli Özal’ın eşi, Semra hanım da çok sosyaldi, papatyaların başıydı, ama bu kadar değildi...
Şimdikiler hem birlikte gezmeyi, hem de kürsülerde konuşma yapmayı seviyorlar...
Kim bilir, belki de “türbanlarıyla” her yerde hazır bulunarak, dosta düşmana Türkiye’nin “yeni imajını” göstermeyi tarihsel bir görev sayıyorlar...
*
En son Japon milli gününde kürsüde yine başbakanın eşi var...
Resmi bir davette elçi konuşur, Türkiye’yi temsilen de resmi sıfatı bulunan birisi konuşur...
Başbakan eşi olmak bir kimseye resmi bir sıfat kazandırmasa da, orada başbakanın eşi konuşuyor...
Tunceli Milletvekili Kamer Genç, bu duruma tepki gösterip, başbakanın eşi “ne sıfatla” konuşuyor diye soruyor, kıyametler kopuyor...
Polis, meydanlarda savunmasız kadınlara şiddet uygularken gıkı çıkmayanlar, Kamer Genç’in tepkisini, kadına karşı şiddet olarak değerlendirebiliyor...
Artık, “biat kültürü” hakim olduğu için, kimse “sıfat” kelimesin anlamını ve başbakanı eşi olmanın kimseye öncelik, ayrıcalık ve resmi bir sıfat kazandırıp kazandırmayacağını sorgulamadan Kamer Genç’e hakaretler yağdırıyor...
Ne içkili olduğu kalıyor, ne terbiyesizliği...
Kimileri ondan meclisteki çıkışlarının intikamını alıyor; linç etmeye çalışıyor...
Hadi onları anladık da, Kamer Genç’e bırakın sahip çıkmayı, AKP’lilerle birlikte eleştiren CHP’lilere ne oluyor?...
Kılıçdaroğlu, "Hanımefendinin konuşmasına müdahale etmek doğru değil" diyor...
Hanımefendinin orada konuşma yapmasının doğru olup olmadığının üzerinde hiç durmuyor, Kamer Genç’in çıkışını “müdahale” olarak değerlendiriyor...
Son zamanlarda hep yaptığı gibi yine sapla samanı karıştırıyor...
O makama geldiğinde kendisini bir umut olarak görenleri bir kez daha hayal kırıklığına uğratıyor...

Mustafa Tuğrul Turhan

3 yorum:

  1. Sevgili Mustafa, senin yazından önce yazdığım kısa cümlemle yazın örtüşüyor. YCHP liderinin hayal kırıklığı artık umutları söndürmüştür. Yeni alternatif partide ufukta gözükmüştür. Akan muhalefet bir yerde toplanacaktır. Yazı büyük harfle yazılmıştı olduğu gibi yorumuma seni destekler şekilde yapıştırıyorum. " KAMER GENÇ' İ DESTEKLEMİYEN KİŞİNİN POLİTİKADAN ANLAMADIĞI GİBİ, ABD'NİN İŞBİRLİKÇİSİDİR ... BUNU HERKES BİLMELİDİR ..." Bu liderin kim olduğunu yazmaya gerek görmüyorum ... Bu bir haftada YCHP lider olan kişi, bir buz gibi eriyor ... oda su olup, muhalefete katkı sağlayacaktır... diye düşünüyorum...

    YanıtlaSil
  2. Bu olay olduğundan beri çevreme söylediklerimi detaylı olarak yazmışsınız. Ayrıca başbakan eşleri konuşma yapacaksa iyi hazırlanmalılar. Turgut Özal'ın İngiltere ziyaretinde eşi Semra Özal bir konuşma yaptı. Eline verilen İngilizce metni okurken "law" kelimesini "love" kelimesi gibi telaffuz edince Prenses Di gülmeye başlamıştı. Neyse ki Emine Erdoğan Türkçe konuşuyor.

    YanıtlaSil
  3. Amaç Türkiye imajının görülmesi kapalı, türbanlı bir görüntü vermek ilerisi için ÖN HAZIRLIKLAR bunlar. Hızlı adımlarla adım adım geliyorlar, bu uğurda kimseyi gözleri görmüyor, önüne gelenle dalaşarak mahalleinin haylaz çocuğuna aman dalaşmayın denir ya! Bulaşmamak için kimse birşey söylemiyor. Suskun kalanlarla dolu bir Türkiyede AT'I alan Üsküdarı geçiyorda görülmüyor!!!

    YanıtlaSil