14 Ocak 2014 Salı

Kerhen...

İnsan, severek, isteyerek yaptığı işlerde coşku doludur...
Kıpır kıpırdır...
Başarılı olması da işten bile değildir...
Yok, bir işi severek, isteyerek değil de gönülsüz olarak mecburen yapıyorsa coşkunun, heyecanın yerinde yeller eser...
Başarıysa şansa kalmıştır...
Eskiler bu duruma kerhen der...
Bu eşyanın tabiatıdır...
*
Kırk yılın CHP’si, Başkentin Çankaya ilçesinde onlarca adayı yarıştırırken, Büyükşehir için kendi içinden bir isim çıkartamamış, MHP’den ihraç edilen Mansur Yavaş’ı aday yapmış, düne kadar istemeyenler bile derhal benimseyerek, hoşnut olmayanları eleştirmeye başlamıştır...
E insaf...
Hadi CHP üyesi olanların, parti disiplini filan diye destek vermesi bir yere kadar anlaşılabilir...
Peki, bunun dışındakilere ne demelidir?
Ortada, gönülden destek verilecek, coşku duyulacak bir olay var mıdır?
CHP kimi aday yaparsa, AKP’ye karşı olanlar hemen onun kabullenmek zorunda mıdır?
Kabullenmeyip, bu tercihi eleştirenleri, oyları bölmekle, AKP’ye destek olmakla suçlamak ne kadar gerçekçi ve doğrudur?
Sen destekliyorsan bile bunun kerhen olması, eşyanın tabiatı gereği değil midir?
Lakin öyle görünüyor ki, her şey gibi eşyanın tabiatı da değişmiştir...

*
Ben adayımı belirledim, desteklemezsen AKP yine gelir demek, bir emrivaki değil midir?
Buna göre, aday belirleme noktasında olanların, hiç mi sorumlulukları yoktur?
Bu sorulara yanıt vermek kolay değildir...
Kaç seçimdir oylar bölünmesin diyerek, CHP’yi beğenmediği halde kerhen oy verenlerin sayısı sanıldığından daha fazladır...
Seçimler buna rağmen hep kaybedilmiştir...
O halde CHP yönetimi bu tablonun sorumluluğunu duymalı, kendisine gönülsüz de olsa mecburiyetten destek verenleri daha fazla zorlamamalı, aday belirlerken dikkatli davranmalıdır...
*
CHP’nin, İstanbul ve Ankara adayları tartışmalıdır ve de tartışılmaktadır...
Bu çok normaldir...
Eleştirenlerin haklı olduğu pek çok husus vardır...
Dolayısıyla, destek vermeyenlere veya tereddütte olanlara, oyları bölüyor gözüyle bakmanın hiçbir haklılığı yoktur...
Bunu yapanlar, önce dönüp kendi içlerinde rahat olup olmadıklarını, verdikleri desteğin kerhen olup olmadığını sorgulamalıdır...
Yani, iğneyi kendine, çuvaldızı başkasına batırmalıdır...

Mustafa Tuğrul Turhan


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder