1 Şubat 2014 Cumartesi

İnsan Manzaraları...

“Memleketimden İnsan Manzaraları” destansı şiirinde, Anadolu’nun köylüsünü, işçisini, onurlu insanlarını adeta resmeder Nazım Hikmet...
Şimdi yaşasaydı acaba o uzun dizeleri yazabilir miydi?
Hiç sanmıyorum...
Çünkü o insanların yerinde yeller esiyor...
Neyden, kimden ilham alacak...
Şiir duygu işi...
Yaşar kemal’in dediği gibi, o güzel insanlar o güzel atlara binip gittiler”...
Neyin manzarasını yazacak?
Kirli siyasetçinin mi?
Yoksa o kirli siyasetçiyi göz göre göre hala bağrına basmaya devam edip, “Türkiye seninle gurur duyuyor diyenlerin mi?
Kimin?
*
O siyasetçi, bakanken bir iş adamının uçağıyla ailece umreye gidiyor...
O iş adamının “hediye” ettiği yedi yüz bin dolarlık saati kabul ediyor...
Bunlar ortaya çıkıyor ve reddedemiyor...
Yolsuzluk soruşturmasında tutuklanan oğlu hala içerde yatıyor...
Sesini kesip oturacağına, kalkıp seçim bölgesine gidiyor...
Partilileri onu coşkun tezahüratla karşılıyor...
“Mersin seninle gurur duyuyor” sloganları atıyor...
*
Eski bakan, bulmuş fırsatı kaçırmıyor...
O klasik cümleleri sıralıyor...
“ evlatlarımız ve çalışanlarımız üzerinde kirli bir oyun düzenleniyor” diyor.
“Sizler beni tanıdınız, bu kardeşiniz; bu ülkede 20 yıl sanayicilik yapmış, sıfırdan gelmiş, varlığı yokluğu görmüştür. Bu ülkede yüzlerce insanın çalıştığı fabrikalar kurmuş, 13 yıl Ankara Sanayi Odası Başkanlığı yapmış, uzun yıllar Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği başkan vekilliği yapmıştır. 20 yıldır kamuoyu önünde, basının önünde olan bu kardeşinizin gizli saklı bir işi olabilir mi soruyorum size." Diye ekliyor...
Kalabalık alkışladıkça daha da açılıyor...
"Değerli kardeşlerim 56 yaşına gelmiş, 10 yıl önce kalp krizi geçirmiş, kalbi durmuş, yeniden hayata döndürülmüş, Allah'tan başka hiç kimseden korkusu ve hiç kimseye verilecek hesabı olmayan bir kardeşiniz olarak konuşuyorum. Zafer Çağlayan, ne ailesini, ne partisini, ne kardeşlerini, ne çalışanlarını, ne de canı kadar sevmiş olduğu Mersinlilerin başını öne eğecek bir şey yapmadı, yapmayacaktır. Geçenlerde Başbakanımız söyledi, 'Abdestimizden de, namazımızdan şüphemiz yok.' Allah'a bir can borcumuz var. Onu da Allah verdi, Allah alır." 
“Faiz lobisinin önünde aslanlar gibi durdum. Bu kardeşiniz 6,5 yıllık bakanlığının 2,5 yılını evinden uzakta dünyanın 102 ülkesinde geçirdi. Bu kardeşiniz, Türkiye’de istihdam olsun diye uğraştı. Bu yaptıklarımızdan birilerinin ayağına bastık. Faiz lobisinin, Türkiye'nin kanını sömürmeye alışmış  olan insanların ayağına bastık. Ama bu kardeşiniz hangi görevde olursa olsun, Allah can verdiği müddetçe, faiz lobisinin damarlarına basmaya devam edecektir. Kardeşinizi Türkiye’ye kurban etmeye çalışıyorlar. Bu kardeşiniz bu ülke üzerinde oynanan oyunlara karşı durmak için, bu ülkeyi faiz lobisine teslim etmek isteyenler için Türkiye'nin geleceği için eğer kurban olması gerekiyorsa, zafer çağlan Türkiye ye de sizlere de kurban olsun."
Diyerek, hamaset yapıyor...
*
Mersinli partilileri de onunla gurur duyuyor...
Pes doğrusu...
Memleketimden insan manzaraları şimdilerde işte böyle oluyor...
Nazım iyi ki görmüyor...

Mustafa Tuğrul Turhan


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder