Gerçek Aydın Ve Solcuların Dini İnançlarla Sorunu Yoktur...
Leman
Sam’ın, "Benim için IŞİD ile bıçağını masum bir hayvanın boğazına dayayan
aynı duygudadır, IŞİD beni şaşırtmıyor." şeklindeki tweet’i, futbol deyimiyle tam gollük bir orta...
*
Nitekim
her fırsatta dini duyguları kaşıyan, siyaseti din üzerinden yapan AKP
iktidarının kıdemli abisi Bülent Arınç, bu fırsatı kaçırmamış “bir cellatlar
grubunun yaptığı işle bir kurban kesmeyi yan yana getiren bu zavallıyı
kınıyorum. Yazık. İşte bu, Türkiye'de bazılarında edebin, hayanın, iffetin,
inancın ne kadar yozlaştığını ve bazıları için ne kadar kötü bir şey olduğunu
gösteriyor.” Demiş...
*
Şimdi
kimileri yine hep olduğu gibi, bu meselede de ne denildiğine değil, kimin
dediğine bakarak tavır alacaktır...
Ne
yazık ki, bu ülkede yaşanan sıkıntıların temelinde büyük ölçüde bu yanlış tutum
vardır...
*
Tamam,
Leman Sam’ı hayvanseverdir, bu tweet’i de hayvanseverlik duygusuyla atmış
olabilir...
Ancak,
hayvanseverlik başka iş, besi hayvanlarının kesilmesine, dini inanç gereği
kurban edilmesine karşı çıkmak başka iştir...
İkisinin
karıştırılıp, ibadet olarak yapılan kesimin IŞİD’in katliamlarına eşdeğer
olduğunun söylenmesi tam bir abartıdır...
Kuşkusuz,
buna ölçüsüz ve orantısız yanıt verilmesi de...
*
Siz
inanmıyor olabilirisiniz, vejeteryan olabilirisiniz, hayvan kesmenin bir dini
inancın gereği olmaması gerektiğini düşünebilirsiniz, ama bunu ibadet olarak
kabul edenleri veya beslenme amacıyla hayvan kesenleri insan kasapları ile
karıştıramaya kalkarsanız en hafif deyimle haksızlık yaparsınız...
Bu
haksızlığı, İslam inancına göre Kurban Bayramı olan bir günde insanlar dini
inançlarının gereğini yerine getirirken onları,
insan kafası kesen IŞİD militanları ile aynı kefeye koyarak yaparsanız
da zırvalamış olursunuz...
Çünkü
siz inanmıyor olsanız veya bazı ibadet şekillerini ve ritüelleri saçma bulsanız bile
bu, dini inanç meselesinin hassas, saygı duyulması ve dikkatli konuşulması gereken bir konu olduğu
gerçeğini değiştirmez...
*
İşte
aslında bizim ülkemizde 1950’lerden beri sürekli “sağ” olarak adlandırılan
partilerin iktidar olmasının nedenlerinden birisi, toplumun dini duygularının
sömürülmesi ve din üzerinden siyaset yapılmasıysa, diğeri de Leman Sam
örneğinde olduğu gibi, dini hassasiyetlere gereken önemin verilmemesi ve
inananlara tepeden bakılması şeklinde tezahür eden toplumdan kopuk elitist
aydın tavrıdır...
*
Bu
tavır, maalesef bugün ana muhalefet partisi CHP’nin değiştirmeye çalışırken
kimliğini kaybedip “sağa” savrulduğu, toplumun büyük çoğunluğuna hakim olan
cumhuriyetin kurucuları ile ilgili “dinsizlik” algısının oluşmasının da
sebebidir...
Kendisinin
“sol” da olduğunu düşünenlerin, “aydın” olduğunu sananların genel hastalığıdır...
Ülkenin
içinde bulunduğu durumun sorumlusudur...
*
Oysa
din bir üst yapı kurumudur; gerçek “solcu” ve de gerçek “aydınların” din ile hiçbir
sorunları yoktur; tersine saygıları vardır...
Onlar,
bütün özgürlükler gibi inanç özgürlüğünün de savunucusudur...
Ve
inançların, insanların ekonomik sorunları çözüme kavuştuğunda, sömürü aracı
olmadan özgürce yaşanabileceğine inanır...
*
*
Kendisini
aydın ve solcu diye tanımlayanlar, önce bunu iyi öğrenmelidir...
Mustafa Tuğrul
Turhan
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder