Yeni yıl, Umut
ve Gerçekler...
Bir
yılı daha geride bıraktık...
2015’in
ilk günlerindeyiz...
*
Pek
çoğumuz, tüm geçmiş yıllarda olduğu gibi yeni yıla da “umutlarla” girdi...
Sanki
31 Aralık veya 1 Ocak, önceki günlerden farklıymış; yeni bir yıl, sanki birçok
şeyi değiştirebilirmiş; olumsuzlukları olumlu yapabilirmiş gibi...
*
Oysa
hepimiz biliyoruz ki, olumsuzlukları yaratan temel nedenler ortadan
kalkmadıkça, onlarca yeni yıla da girilse, hiçbir şey önceki yıldan farklı
olmayacaktır...
*
Bu
bağlamda, bugünkü siyasal, ekonomik ve sosyal koşullar değişmediği sürece,
toplumun büyük çoğunluğu mutluluğu yakalayamayacak; “umut” “fakirin ekmeği” olmaya devam edecektir...
*
2014
yılından akıllarda kalanlar, bir önceki yıl 17-25 Aralık süreciyle başlayan yolsuzluk ve hırsızlık tartışmaları
olmak üzere, Twitter ve Youtube yasaklarının öne çıktığı hak ve özgürlük ihlalleri, gerekli önlemlerin alınmaması sonucu
oluşan maden faciaları, İslam adına
estirilen IŞİD terörü, PKK’nın
Kobani bahanesiyle yaptığı ayaklanma
provaları, hemen her gün işlenen kadın
cinayetleri, eski iktidar ortağına yönelik “paralel” suçlamaları ve tabi, gerek yerel yönetim, gerekse
cumhurbaşkanlığı seçimlerinden bütün bu olumsuzluklarda büyük payı olan AKP’nin yine önde çıkması ile Recep
Tayyip Erdoğan’ın maliyeti 1,4 milyar lirayı bulan Ak-Saraya yerleşmesidir...
*
Geciken
adalet adaletsizlik olduğu için Ergenekon ve Balyoz “kumpaslarının” mağdurlarının Anayasa Mahkemesi Kararıyla özgürlüklerine
kavuşmaları olumlu bir gelişme olarak değerlendirilemeyeceğinden ne yazık ki
2014’ün iyi ve güzel hanesine yazılabilecek kayda değer bir gelişme de bulunmamaktadır...
*
Umut
etmek elbette güzeldir; ancak unutulmamalıdır ki, emekten yana bir iktidar
oluşmadığı sürece, 2014 yılına damgasını vuran yolsuzluk ve hırsızlıklar hiçbir
zaman son bulmayacak, dolayısıyla halkın iki yakası bir araya gelmeyecektir...
*
Siyasallaşmış
yargının yerini, hukukun üstünlüğü esas alan bir yargı almadığı, kamu
organlarında objektif kamu görevlileri yerine, belli bir siyasi yapının
militanları görev yaptığı sürece, “kumpaslar”
bitmeyecektir...
*
İnsan
hayatına değer verilmediği, daha fazla kar hırsıyla hareket edildiği ve gerekli
önlemler alınmadığı sürece, Soma ve Ermenek faciaları benzeri cinayetler son
bulmayacaktır...
*
Demokrasi,
istenilen durağa gelince inilecek bir “tramvay”
olarak görüldüğü sürece, hak ve özgürlükler her daim ihlal edilecektir...
*
O
halde 2015’in de giden yıl gibi kötü geçmemesi için sadece umut etmenin yeterli
olmayacağı çok açıktır; esas olan, umutların yeşermesi için gereken temek
koşulları yaratmaktır...
Bunun
ön koşulu da hiç kuşkusuz, öncelikle AKP iktidarından kurtulmaktır...
*
Bu
durumda 2015 yılı içinde yapılacak olan genel seçimler, belki de umutların
gerçeğe dönüşmesi adına son şans olacaktır...
*
Bu
şansı iyi değerlendirmek “umuduyla”
hepinize sevdiklerinizle beraber sağlıklı ve mutlu yıllar dilerim sevgili okurlarım...
Mustafa Tuğrul
Turhan
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder