3 Ocak 2015 Cumartesi


Yeni yıl, Umut ve Gerçekler...

Bir yılı daha geride bıraktık...
2015’in ilk günlerindeyiz...
*
Pek çoğumuz, tüm geçmiş yıllarda olduğu gibi yeni yıla da “umutlarla” girdi...
Sanki 31 Aralık veya 1 Ocak, önceki günlerden farklıymış; yeni bir yıl, sanki birçok şeyi değiştirebilirmiş; olumsuzlukları olumlu yapabilirmiş gibi...
*
Oysa hepimiz biliyoruz ki, olumsuzlukları yaratan temel nedenler ortadan kalkmadıkça, onlarca yeni yıla da girilse, hiçbir şey önceki yıldan farklı olmayacaktır...
*
Bu bağlamda, bugünkü siyasal, ekonomik ve sosyal koşullar değişmediği sürece, toplumun büyük çoğunluğu mutluluğu yakalayamayacak; “umut” “fakirin ekmeği” olmaya devam edecektir...
*
2014 yılından akıllarda kalanlar, bir önceki yıl 17-25 Aralık süreciyle başlayan yolsuzluk ve hırsızlık tartışmaları olmak üzere, Twitter ve Youtube yasaklarının öne çıktığı hak ve özgürlük ihlalleri, gerekli önlemlerin alınmaması sonucu oluşan maden faciaları, İslam adına estirilen IŞİD terörü, PKK’nın Kobani bahanesiyle yaptığı ayaklanma provaları, hemen her gün işlenen kadın cinayetleri, eski iktidar ortağına yönelik “paralel” suçlamaları ve tabi, gerek yerel yönetim, gerekse cumhurbaşkanlığı seçimlerinden bütün bu olumsuzluklarda büyük payı olan AKP’nin yine önde çıkması ile Recep Tayyip Erdoğan’ın maliyeti 1,4 milyar lirayı bulan Ak-Saraya yerleşmesidir...
*
Geciken adalet adaletsizlik olduğu için Ergenekon ve Balyoz “kumpaslarının” mağdurlarının Anayasa Mahkemesi Kararıyla özgürlüklerine kavuşmaları olumlu bir gelişme olarak değerlendirilemeyeceğinden ne yazık ki 2014’ün iyi ve güzel hanesine yazılabilecek kayda değer bir gelişme de bulunmamaktadır...
*
Umut etmek elbette güzeldir; ancak unutulmamalıdır ki, emekten yana bir iktidar oluşmadığı sürece, 2014 yılına damgasını vuran yolsuzluk ve hırsızlıklar hiçbir zaman son bulmayacak, dolayısıyla halkın iki yakası bir araya gelmeyecektir...
*
Siyasallaşmış yargının yerini, hukukun üstünlüğü esas alan bir yargı almadığı, kamu organlarında objektif kamu görevlileri yerine, belli bir siyasi yapının militanları görev yaptığı sürece, “kumpaslar” bitmeyecektir...
*
İnsan hayatına değer verilmediği, daha fazla kar hırsıyla hareket edildiği ve gerekli önlemler alınmadığı sürece, Soma ve Ermenek faciaları benzeri cinayetler son bulmayacaktır...
*
Demokrasi, istenilen durağa gelince inilecek bir “tramvay” olarak görüldüğü sürece, hak ve özgürlükler her daim ihlal edilecektir...
*
O halde 2015’in de giden yıl gibi kötü geçmemesi için sadece umut etmenin yeterli olmayacağı çok açıktır; esas olan, umutların yeşermesi için gereken temek koşulları yaratmaktır...
Bunun ön koşulu da hiç kuşkusuz, öncelikle AKP iktidarından kurtulmaktır...
*
Bu durumda 2015 yılı içinde yapılacak olan genel seçimler, belki de umutların gerçeğe dönüşmesi adına son şans olacaktır...
*
Bu şansı iyi değerlendirmek “umuduyla” hepinize sevdiklerinizle beraber sağlıklı ve mutlu yıllar dilerim sevgili okurlarım...

Mustafa Tuğrul Turhan





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder