Hangisi?..
Grev,
işçinin, emeğinin karşılığını alamaması durumunda son çare olarak başvurduğu
hak alma yöntemidir...
*
Üretimin
durdurulup işverenin, ekonomik olarak zorlanarak işçilerin insan gibi
yaşamaları için gerekli olan ücret artışına razı edilmesidir...
*
Kuşkusuz
işçinin hakkını alması için greve hiç başvurulmadan uzlaşma sağlanması ve
çalışma hayatının her iki tarafının da ortak bir noktada buluşması ideal
olandır; ancak bu, her zaman mümkün olamamakta ve grev kaçınılmaz olmaktadır...
*
Grev
bir haktır ve “güya” bizde de demokrasi ile yönetilen birçok ülkede olduğu gibi
yasalarla güvence altına alınmıştır...
*
Güya
böyledir; çünkü o yasalarda bir taraftan greve yer verilirken diğer taraftan da
Bakanlar Kuruluna grev erteleme yetkisi tanınmaktadır...
*
Nitekim
daha önce birçok grevin ertelenmesinde olduğu gibi bu yetki, AKP hükümeti
tarafından bir kez daha kullanılarak, metal işçilerinin grevini “milli
güvenliği bozucu” olduğu gerekçesiyle 60 gün ertelenmiştir...
*
Bu
ilk ertelemedir, kuvvetle muhtemeldir ki, süre dolduğunda bir daha bir daha
ertelenecektir...
*
E
peki, o zaman işçilerin grev hakları olduğundan söz etmek mümkün müdür?
*
Elbette
değildir; söz edilmesi mümkün olan bir şey varsa o da, yasalarda grev hakkının
“varmış” gibi gösterilmesidir...
*
Bu
haliyle işçilerin “sözde” grev hakkının, memurlara verilen grevsiz sendikalaşma
“hakkından” hiçbir farkı yoktur...
*
Memur
sendikaları nasıl, hükümetle masaya oturup anlaşamadığında, hükümetin atadığı
“hakem” adındaki başka memurların belirlediği maaş zammını kabul etmek zorunda
kalmaktaysa, işçiler de hükümetçe grevleri ertelenerek, toplu sözleşmelerinin
süresi bitmiş olmasına rağmen işverene eski ücretten hizmet etmek zorunda
bırakılmakta, şayet işten atılmazlarsa, ertelene ertelene yılan hikayesine
döndürülen grevle netice alamayıp sonunda üç kuruş zamma imza atmaya mecbur edilmektedir...
*
Bunun
adı da sendika ve grev hakkı olmaktadır...
*
Öyleyse
sormak gerekir; bizim yasalarda yer alan “grev ve sendika” bu haliyle bir hak
mıdır, yoksa hükümetlerin aslında kimden yana olduğunu gösteren bir ayna mı?
*
Evet,
hangisidir?..
Mustafa Tuğrul
Turhan
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder