Güler misin
Ağlar mısın?
CHP
genel başkan yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, doğum yeri olan Diyarbakır’da
yıllarca Baro başkanlığını yürüttü, ama bu ilden seçilme şansı görülmediği için
İstanbul’dan aday gösterilerek milletvekili yapıldı...
CHP’nin
onu milletvekili yapmasındaki amaç, kim ne derse desin kuvvetle muhtemel ki,
güneydoğuda Kürk kökenli yurttaşlar ile kaynaşmak ve de partinin bu bölgedeki
durumunu iyileştirmekti...
Ne
var ki CHP, bu hamle ile arzu ettiği hedefe ulaşamadı...
*
O
Sezgin Tanrıkulu, şimdilerde verdiği yasa teklifleri ve soru önergeleriyle ön
plana çıkıyor...
Geçen
hafta, Hakkari’de üç askerimizin şehit olması nedeniyle acı yaşadığımız
günlerde, “bedelli askerlik” için yasa teklifi verdiği duyuldu...
Bugünse,
Türkiye-Suriye sınırında Türk askerlerinin iki kişi ile konuşurken
görüntülenmesi ve bu olayın basında "Ankara-IŞİD ilişkisi"
başlıklarıyla yer alması üzerine konuya ilişkin yapmış olduğu basın açıklamasıyla
ilgili olarak Genel Kurmay Başkanlığına çeşitli sorular yönelttiği basına
yansıdı...
Anlayacağınız,
çalışıyor Tanrıkulu...
*
Genel
Kurmaya;
1-“Madem
sınır ihlali yapan silahlı militanları yakaladınız, neden yasal işlem
yapmadınız?”
2-“Görüntülerde
sınırdaki iki kişinin ellerinde silah olduğu açıkça görünüyor, objektif bir
gözle bakıldığında da bu kişilerin IŞİD vahşet örgütünün militanı oldukları
izlenimi çıkıyor, neden yapılan açıklamada bu silahlardan hiç bahsedilmiyor?”
3-“Genel
Kurmay açıklamasında bu kişilerin Türkiye sınırları içinde oldukları, bu nedenle
Türk askerlerinin kendilerini sınır dışına çıkmak için uyardıkları ifade
ediliyor; militanların Türkiye sınırı içinde oldukları kabul edildiği halde,
neden silahlı bu iki kişi hakkında yasal işlem yapılmadı?”
4-
“Genel Kurmay daha önce yapılan açıklamalarda, "terör örgütü" olarak
bahsederek, PYD'nin sınırı geçen üyeleri hakkında yasal işlem yapıldığını
bildirmişti; neden bu seferki açıklamada IŞİD'den terör örgütü olarak
bahsedilmiyor?”
5-
“Genelkurmay açıklamasında, askerlerin mayınlı bölgedeki iki kişiyi uyardıkları
ifade ediliyor. Dolayısıyla askerler ile o kişiler arasında diyalog geçtiği
kabul ediliyor. Bu diyaloğu gerçekleştiren TSK personeli kimdir? Bu personel,
IŞİD terör örgütü üyeleri ile hangi dili konuşmaktadır? Ya da IŞİD terör örgütü
üyeleri Türkçe mi biliyorlardı?” Diye soruyor...
*
Genel
Kurmay Başkanlığı da verdiği yanıtta; “bazı basın yayın organlarında yer alan iddialar tamamen
gerçek dışı olup Türkiye Cumhuriyeti Devletini ve Türk Silahlı Kuvvetlerini
karalamaya matuftur. Diyor...
*
Güler
misin ağlar mısın?
Milletvekilindeki
hassasiyete bak sen(!)
Doğup
büyüdüğü ve milletvekili adayı bile olamadığı bölgede, yüzleri maskeli, silahlı
PKK’lı teröristler sabah akşam yol kesiyor; ana caddelerde, Pazar yerlerinde
Türk askerini arkasından vuruyor...
Silahlı
gruplar, mezarlık açıp, okul yakıyor, dükkanları yağmalıyor...
Peşmergelerin
boynuna sarılıp, taşkınlık yapıyor...
Ama
CHP milletvekili Tanrıkulu, kimseye “bunları neden görmüyorsunuz” diye
sormuyor...
Bunlar
hakkında işlem yapılmasını talep etmiyor...
IŞİD
militanı olup olmadıkları bile belli olmayan iki kişinin sınıra yaklaştığında
uyarıldıkları ve Suriye topraklarına döndükleri yolunda açıklama yaparak Genel
Kurmay başkanlığınca yalanlanan bir haber üzerine aslan kesiliyor...
*
Aklınca,
bu garip soruları sorarsa, Kürt kökenli yurttaşlarımıza veya onları baskılayan
PKK’ya şirin görüneceğini ve böylece partisine bu bölgede prim yaptırarak kendisinden
bekleneni yerine getirmiş olacağını ve böylece diyet borcunu da ödemiş
olacağını sanıyor...
Yazık...
Bu
kafalar bu ülkede siyaset yapıyor; hatta ana muhalefet partisinin genel başkan
yardımcılığı koltuğunda oturuyor...
O
parti de acaba neden iktidar olamıyorum diye düşünüp duruyor...
Güler
misin ağlar mısın?
Mustafa Tuğrul
Turhan